11.12.2010

kırmızı eşek


Kırmızı eşek. Parmakla gösterip istediğim tek oyuncak. Sonra kendi kendime çok utanmıştım öyle herkesin içinde istediğim için. Akşam babam getirmişti. Sürpriz olsun diye buzdolabının üstüne koymuşlardı. Kuyruğu sarkmıştı püsküllü, yemekte görmüş ama bir şey diyememiştim. Ya benim değilse?

Onunla nasıl oynardım, fotoğraftaki gibi sarılıp uyur muydum hatırlamıyorum. Ama o akşam nasıl sevindiğimi hatırlıyorum. Bir de nevresim takımındaki mavi kenarlı çiçekleri. "Öyle çiçek mi olur?" diye düşünürken uykuya dalardım.

Kim bilir o lokmalar boğazımdan nasıl zor geçmiştir. Çocuk aklımla ketum kalabilmişim. Düşüm kırılmasın diye susmuşum.

Ama ne güzel bir eşek, değil mi? Ne güzel.

2 yorum:

  1. Offf, sanirim ayni esek ve bende tam ersi, aci bir hatirasi var. Krese gidiyorum, gitmek de istemiyorum hic, her sabah agliyorum. Kreste yilbasi cekilisi mi ne, bir cekilis var. İpten cekiyoruz bana kitap cikiyor. Cok mutluyum, cunku en sevdigim hediye zaten kitap. Sonra kitabi satin alip da cekilise koyan cocuk kiyameti kopariyor, o benim kitabim diyor. Cekilisten kazandigim kitabi elimden aliyorlar ve bana bu esegi veriyorlar. Nasil uzulmustum anlatamam... Hala hayatimda degisen bir sey yok. Ben asla aglamam ve hep elimdeki aglayan ve isteyen gider, ben istemeyi, diretmeyi, baskasi uzulsun bana ne ben mutlu olmaliyim demeyi bilemiyorum... O esek yil,arca odamda durdu. Hic oynamadgim gibi, her gordugumde de bogazima bir yumru oturdu, adaletsizligin yumrusu... Anneme o esegi kaldirir misin gozumun onunden bile diyememisim... Bak gorunce gene acidim kendime.

    YanıtlaSil