22.12.2010

rüyada / dolunayda

İzlerdim. Yaş on beş-on altı. Cumartesi geceleri, Çorlu'daki evimizin penceresinden. Cumartesi geceleri çünkü öbür geceler İstanbul'da uyurdum.

Saatlerce bakardım. Bulutlar başımı döndürürdü. Gözlerimi kapadığımda önünden geçen bulutları görmeye devam ederdim. O, oradayken ben uyuyamazdım.

Bir keresinde Portakal Yokuşu'ndan iniyoruz arabayla, üniversite zamanları. Yokuşun sonunda durmuş beni bekler gibiydi, kocaman ve sapsarı... Gözlerimi alamamıştım.

Yengeçlikten midir bilinmez, o görünürken ben kaybolurdum. Masanın altına saklansam, kimseyle konuşmasam, göz teması kurmasam... Parmak uçlarıma kadar gerilirdim.

Zamanla alıştım. Hatta bir sene ay takvimi kullandım. Önceden bilirsem, dedim, hazırlarım da kendimi. İşe yaradı, bazen!

Bazı insanlar vardır, bulunduğun ortama gelince ürkersin ama yine de gitsin istemezsin. Öyle işte. Zaten artık ikimiz de, alıştık birbirimize.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder