1.06.2011

benim küçük prensim

Seneler önce bir otobüs yolculuğunda arkama iki çocuk düştü. Kendimi yeterince yetişmiş zannettiğim dönemlerdi. Öyle ya, daha neye yetişecektim ki? dünya üzerinde anlaşılmayacak bir şey yoktu. Asıl dünyaya beni anlaması için biraz zaman vermem gerekiyordu. Hayat tekdüze, insanlar güvenilmez ve ben yalnızdım. On altı yaşındaydım.

Başımı hafifçe çevirerek göz ucuyla baktım, iki kardeş. Küçük olan beş-altı yaşlarında, ağabey de ilkokulda olmalıydı. Aynı berberden çıkmış iki siyah kafa ve henüz yere değemeyen, sürekli hareket halinde bir çift ayak. Sanırdınız ki o değil de ayakları konuşuyor. Ama ne konuşma!
Camdan hızla geçip giden görüntüler hakkında, en az onlar kadar hızlı değişen konular hakkında, biri bitmeden diğeri başlayan kısa, küçük, çocuk sesli cümleler. Öbürü susuyordu. tam arkamda kaldığı için göremiyordum. Yalnızca arada bir iç geçirdiğini, yerinde ağır ağır kıpırdandığını duyuyordum.

Bu monolog giderek canımı sıkmaya başlamıştı. Tam arkamı dönüp ufaklığa bir çift laf edecekken...
"Ağbi, uçurtmaya bak! bulutlardan bile yüksekte!"
Camdan dışarı baktım. Gökyüzünde turuncu kuyruklu sarı bir uçurtma süzülüyordu. Gözlerim uçurtmanın sahibini ararken arka koltuktan gelen kendince tok ses, koca bir taş gibi kulağımdan girip boğazıma oturdu.
"Hiçbir şey buluttan daha yüksek olamaz."
Küçük ayaklar durdu. Yolun sonuna kadar hiç oynamadılar. Gökyüzündeki tüm bulutlar toplanıp içime doldular.

O zaman gördüm. Ne sandığım kadar büyük ne de dünyalar kadar güçlüydüm. O bir çift lastik ayakkabıydım. Sorularla ilerlerken an gelmiş, duvara toslamış ve durmuştum. Gözlerimin ışığı sönmüş, suratımı ciddiyet bürümüştü. Sorularım bitince şaşıracak bir şey de kalmamıştı. Şaşırıp sevinecek, şaşırıp çığlıklar atacak... Ama şaşırıp üzülecek bir şeyim de yoktu. Hiçbir şey beni hayal kırıklığına uğratamazdı artık, güvendeydim.

O gün o minik yolcuya rastlamasaydım, hala sessiz ve güvende olacaktım. O, benim “Küçük Prens”imdi. Evrenin gelmiş geçmiş belki de en küçük gezginiydi. Bir adı var mıydı, bilinmez. Seneler önce B-612 asterodinden gezegenimizi ziyarete gelmiş, saçının kıvırcıklarında yüzlerce oyun, binlerce soru işareti getirmişti.

Rastladığımın çocuğun Küçük Prens* olduğunu başka büyümemiş çocuklarla karşılaşınça anladım. Ne sarı kıvır kıvır saçları vardı ne de milyonlarca ışık yılı uzaklıkta, sürekli sözünü ettikleri bir asteroidleri. Ama bir dünyaları vardı ve o dünyanın size olan uzaklığı büyümüşlüğünüzle orantılı olarak artıyordu. Etrafınızda dolaşıyorlar, yanıtını alana kadar sormaktan vazgeçmedikleri sorular soruyorlardı. "Anne, benim içim ne renk?" diyorlar ya da gece olunca yıldızları kimin yaktığını merak ediyorlardı. Biraz daha iri görünenleri, “Dünyanın geri kalanında ne var?” diyerek, büyüklerin o çok bilmiş bakışları arasında yollara düşüyorlardı.

Büyükler mi? Seneler boyunca birçoğundan otobüs yolculuğundaki ağabeyin sözlerini işittim: “Hiçbir şey buluttan daha yüksek olamaz.” Tabii ki böyle söylemiyorlardı. "Her zaman," diyorlardı örneğin, "bir stratejin olmalı şu hayatta!" Sonra da ellerinde defterleri konferans salonlarının yolunu tutuyorlardı. Yaratıcılık, iletişim... Dinlemeyi bile en baştan öğreniyorlardı.


Geçmişte hiç düşünmeden yaptıkları onca şey, oyunlar, bağıra çağıra söylenen şarkılar, can kulağıyla dinleyip anlamaya çabaladıkları dünya... Sanki aniden bir şey olmuş, o çok değerli ve saf bilgiler çocukluk ayakkabılarının içine sıkışıp kalmıştı.

Yoksa o asık suratları, memnuniyetsiz bakışları ve ciddi kılıklar içindeki komik yürüyüşleri... Ayakkabıları, ayaklarını sıktığı için miydi?




*Küçük Prens, Antoine de Saint-Exupéry
Fotoğraflar: Uçurtma, Tina Phillips
Minik labrador, FreeDigitalPhotos.net

4 yorum:

  1. çok leziz bir yazı olmuş,kalemine sağlık.

    YanıtlaSil
  2. çok teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  3. merhabalar d, cok guzel yaziyorsunuz, duru ve sakin, sizi okumak keyif veriyor bana. icimizdeki kucuk prenslerin olmemesi dilegiyle..

    YanıtlaSil
  4. çok teşekkür ederim, çok mutlu oldum. ve kesinlikle sizinle aynı dileği paylaşıyorum.

    YanıtlaSil