12.04.2015

aslında kalbin tertemiz

http://www.denizesifir.net/2015/04/aslnda-kalbin-tertemiz.html
"Aa!" demiştim coşkuyla, "kalbim temizse demek!"
"Temiz tabii," demişti, "sen bilsen de, bilmesen de kalbin tertemiz."

Özümüz bir. Her bebek masumiyetin en güzel ifadesi. Kalbindeki arılığı yansıtır bir bebeğin gözleri. Sonra büyüdükçe, bizden önce büyüyenlerden öğrendikçe değişiriz. "Gelişiriz". Önceleri belki farkında olmadan, en yakınlarımızdan, doğup büyüdüğümüz evden, mahalleden, ülkeden alıp da taklit ettiğimiz, ede ede bir gün kendimize ait sandığımız yargılar, alışkanlıklar, nitelikler geliştiririz. Sağdan soldan topladığımız etiketlerle hem kendimizi hem başkalarını tanımlar, sever ya da eleştiririz. Sonradan edinilmiş bir yığın olgu ile kaplarız gözlerimizi, tamamen körleşinceye, aslında ne olduğumuzu unutuncaya kadar.

Hangi bebek kötü niyetli, sinsi, zalim, yalancı doğar? Biz, büyüdükçe değişiriz. Dış koşulların da etkisiyle, -bir yere kadar- şuursuzca gelişiriz. Bazen yalan söylemek işimize gelir. Sosyalleşme ya da onaylanma ihtiyacıyla başkalarının arkasından konuşur, laf olsun diye laf taşırız. Kibrimiz beğenimizi göstermeyi engeller, özenmeyi hasetlikle karıştırırız bazen. Kişisel hırslarımız ya da seçkin zevklerimiz yüzünden başkasının incinme ihtimalini umursamadığımız zamanlar olur. Bazen dilimizle can yakmak da hoşumuza gider, hatta bununla gurur bile duyarız.

Sonuç olarak, sahip olduğumuzu söylediğimiz değerlerle yaptıklarımız genellikle birbirini tutmaz ve aksi, çoğumuza pek sıkıcı gelir. "Eh, insanız neticede!" der ve bunun yapacağımız her türlü çirkinlik için geçerli bir bahane olduğuna inanırız.

Oysa insan olmanın getirdiği pek önemli bir özelliğimiz, irademiz vardır. Yani: Şuursuzluk, bir yere kadardır.

İrade gücü bize tavrımızı, düşüncemizi, eylemlerimizi ve sözlerimizi seçme şansını verir. Tüm bunlarla yaşamdaki ifademizi belirleriz. "Ne yapayım, ben böyleyim!" sözü, gerçeği zerre kadar yansıtmaz. İrade gücümüzün farkına vardığımızda, yaşadığımız her anın bir seçim olduğunu görürüz. Bunu gördüğümüzde, etrafımızdaki genel havanın, karşımıza sözde tesadüfen çıkan insanların, başımıza gelen birtakım olayların da bu seçimlerle ilgili olduğunu fark ederiz. Şuurlu ya da şuursuz, yaydığımız ve çoğalttığımız her ne ise, kendimize onu çekeriz. (Mevlana'nın sözleriyle; bu cihan dağdır, bizim yaptıklarımız ses. Seslerin aksi yine bizim semtimize gelir.)

Evren akıllıdır. Aklımızdan geçeni, kabarıp taşan duygularımızı ve dilimizden dökülenleri itinayla not edip soframıza taşır.

Oysa içeride, derinlerde aynı derecede temizdir kalplerimiz. Şu dünyaya sunabileceğimiz en güzel iyilik, kalbimize bakmayı öğrenmek ve gördüğümüzü varlığımıza, ifademize yansıtmaya başlamaktır. Bunu öğrenmediğimiz sürece her halimiz sakil kalır.

1 yorum:

  1. Anlamlı vede akılda kalır bir anlatım olmuş.Dilerim kalbimize bakmayı unutmayiz.
    Dilerim kalbine bakanlarla karşılaşırız.

    YanıtlaSil